DÜNYA

Korona virüs ile boğuşan İtalya'da yeni kriz!

(DHA) İtalya muhabiri Esma Çakır, Avrupa’da korona virüsünden en çok etkilenen ülke olan İtalya’daki son durumu ve İtalyan sporunda yaşanan travmayı Spor Arena’ya anlattı. (Röportaj: Uğur Yapıcı) DHA İtalya muhabiri Esma Çakır, korona virüsünün ciddi hasarlar yarattığı İtalya’daki son süreç ve spor dünyasının durumu ilgili sorularımıza dikkat çekici yanıtlar verdi.

İtalya, koronavirüsün Avrupa’da en çok tehdit oluşturduğu ülke konumunda, son günlerdeki psikoloji nasıl, virüs zirve noktasına ulaştı mı? İtalya’da ilk ölümün gerçekleştiği 21 Şubat, aynı zamanda ilk kez bu salgından dolayı bir Avrupalının da öldüğü gün olarak tarihe geçti. Halen her gün yüzlerce ölüm vakası yaşansa da, Türkiye ve diğer birçok ülkeye göre bu mücadeleye çok önce başlayan İtalya’da tünelin ucundaki ışığın görülmesi bakımından umut var. İlk başlarda yüzde 20’lerde olan günlük vaka oranı, son günlerde yüzde 5 buçuklara kadar düşmüş durumda.

Dünya Sağlık Örgütü, ülkede şu anki vakaların çoğunun, karantina ve sokağa çıkma yasağı tedbirlerinin alındığı 3 hafta öncesinin yansıması olduğunun altını çizdi. Uzmanlar, zirve noktasına bir hafta içinde ulaşılabileceğini öngörüyor.

İtalya bu süreçte ilkleri tecrübe eden ülke oldu. Mesela ilk kez bir ülkenin tamamı bu salgından dolayı kırmızı bölge ilan edildi. Dolayısıyla, sıcak kanlı insanların ülkesi bir anda neye uğradığını şaşırdı. Cıvıl cıvıl meydanlar, mekânlar bir hayalete döndü. Ancak çok şaşırtıcı bir şekilde, birbirine sarılamayan, dokunamayan, 1 metreden fazla yaklaşamayan İtalyanlar, buna erken ayak uydurdu

Tabii ki travmatik oldu bu. Ülkede her gün yüzlerce artmaya başlayan ölü sayısı ve vakaları görünce büyük korku ve endişe yaşandı ve İtalyanları sıkı tedbirlere ayak uydurmaya zorladı. İzolasyonda 20 günü doldurduk ve artık insanların sabrı tükenmeye başladı gibi. Zira evlerden yüksek sesle tartışma seslerini son günlerde sıklıkla duyabiliyoruz. Tabii ki arkadaşlarımızla, yakınlarımızla sık sık video aramalarla görüşüyoruz, doğum günü partileri falan yapıyoruz, ama genel his, büyük bir boşluk olması.

İtalya’da hayatın durması şüphesiz spor branşlarına da sıçradı. Liglerin ertelenmesi ve Dybala, Matuidi gibi bazı sporcularda Covid 19 tespit edilmesinin yankıları nasıl oldu? Dünyanın, Dünya Sağlık Örgütü’nün pandemi ilan ettiği, küresel tehdide dönüşen, hükümet kurumlarını bir anda sarsan ve her türlü sıkı tedbiri almak zorunda bırakan bu salgını ciddiye alması gerekiyordu. Bu nedenle, bu salgın, birçok aktivitenin askıya alınmasına neden oldu. Elbette askıya alınanlar arasında, başlarda sert bir geçişle olmasa da rekabetçi sporlar da yer aldı. İtalya’da şu günlerde, kulüpler, ligler, federasyonlar ve tüm spor tutkunları, ‘Normale döndüğümüzde her şey eskisi gibi olacak mı?’ sorusunu soruyor.

İtalya’da, uzun süre küçümsenen bu salgına karşı her şeye kilit vurma kararı, ancak 20 gün sonra alınabildi. Salgın ilk başladığında belki de rekabetçi spor aktiviteleri derhal askıya alınmalıydı. Ne var ki, bunun yerine, Serie A maçlarının seyircisiz mi seyircili mi oynanması gerektiği tartışıldı uzun süre. Juventus-Inter maçının ertelenmesi buna tepki gösterenlerle buna onay verenler arasında büyük tartışmalara yol açtı. Bazı Sampdoria, Juventus ve Fiorentina futbolcularının Covid-19 taşıdığı tespit edildi ve takım arkadaşları da ev izolasyonuna alındı. Ancak tüm spor aktiviteleri durdurulana kadar zaten Serie A oyuncularından önce alt liglerdeki futbolcular salgından nasibini almıştı bile.

2’nci Dünya Savaşı’nın olduğu 1943-44 ve 1944-45 sezonları hariç İtalyan sporunda böyle bir şey hiç yaşanmamıştı. Tüm İtalyanlar, bu salgının sadece yaşlıları değil, futbolcular gibi hayatı spor olan gençleri de vurduğunun farkına varıp artık hükümetin kararlarını izleyerek evde kalma sorumluluğunun bilincine vardı. İşte tam da bu nedenle, birçok atlet, salgını durdurmak için evde kalmanın önemi konusunda farkındalığı artırmak adına sosyal medya hesaplarından paylaşımlar yaptı.

Spor Bakanı Vincenzo Spadafora, geçtiğimiz günlerde “distantimauniti (mesafeliamabirlikiçinde)” adlı kampanyanın öncüsü olarak, tüm atletleri de, sosyal mesafenin korunması konusunda farkındalığı artırmak için mesajlar vermeye davet etti. Kariyerini sonlandıran Francesco Totti gibi birçok aktif ve emekli sporcu bu davete derhal yanıt verdi.

Spor, statlarda, spor merkezlerinde, sokaklarda durdu, ama atletlerin koronavirüsle mücadele konusundaki dayanışması durmadı. İtalyan atletlerin görülmez zinciri, kuzeyden güneye tüm İtalya’yı birleştiriyor. Sporcular, solunum cihazları, maskeler alınması ve virüsle mücadeleye ilişkin araştırmalara destek yarışında. İtalyan sporu, cömert bir şekilde oyuna girdi, diyebiliriz.

Son olarak Juventus oyuncuları ve teknik direktörü, kulübe yaklaşık 90 milyon euro tasarruf ettirerek, mart, nisan, mayıs ve haziran maaşlarından vazgeçti. Yıllık 31 milyon euro kazanan Cristiano Ronaldo da bunun 10 milyonundan olacak.

İtalya’da futbol uzmanları, bu dönemin, futbolcuların kazançlarının gelecekte yeniden boyutlandırılması açısından kilometre taşı olabileceğini söylüyor. Ekonomistler, bu salgının, hem ülkeye hem de spor dünyasına ağır darbelerinin bilançosunu çıkarmaya çalışıyor. Spor dünyası, spor kuruluşları tarihinde ilk kez, sosyal yararlılık aracı olma konusunda kendisini sorgulamaya başladı. Tıpkı spor kuruluşlarının kendi bürokratik yönetim yapılarını, nasıl böyle eşsiz bir durumda kullanabilme kapasitesine sahip olduklarını ortaya koyma çabaları gibi.

Bu sürecin sonunda spor sektörü nasıl olacak? Muhtemelen az şey değişebilir, ancak uzun süre ekonomik ve sosyal yansımaları olacak. Spor dünyası, işlevsel ve kavramsal bakımdan bir daha eskisi gibi olmayacak.

Ülkedeki spor basını özellikle futbol açısından mevcut duruma nasıl yaklaşıyor? Tabii olarak şu an ülke bu salgınla nasıl başa çıkıyor ona odaklanılmış durumda. Ancak spor gazeteleri çıkmaya devam ediyor. Coronavirüs salgını, kaçınılmaz olarak sporu krize soktu, ama bu sektörü anlatanları da. Spor gazeteleri kaçınılmaz olarak muzdarip bu durumdan. Spor dünyasının durmasıyla, bu gazeteler de kendilerini yeniden şekillendirerek, genel bir bakış açısı izlemeye koyuldular. Bir yandan, bu salgının sektöre ekonomik etkilerini, diğer yandan da futbolcuların ve diğer alanlardaki sporcuların karantina deneyimlerini paylaşmaya başladılar.

İlk başlarda liglerin ne zaman başlayacağı sorgulanmaktaydı, ancak şimdilerde ligin tamamen iptal edilme riski ve bunun sonuçlarını ele almaktalar. Haziran’da kontratları bitecek olan futbolcuların durumunu kulüplerin nasıl değerlendireceği, açık bir şekilde uzayacağı ortada olan transfer dönemindeki radikal değişiklikler ana konuları.

Ancak genel olarak, bu herkes için yeni olan durumda, spor basını da dahil her yayın kuruluşu, dayanışma ve pozitif mesajlar vermeye özen gösteriyor; her şey normale döndüğünde, statlarda gollerden sonra birbirlerine sarılmanın artık daha da güzel olacağını vurguluyorlar.

İtalya’da oynayan Türk futbolcularımız var? Cengiz Ünder, Merih Demiral ve Hakan Çalhanoğlu bunlardan bazıları. Onlarla ilgili kayda değer bir gelişme var mı veya bu isimlerden birisiyle gazeteci olarak görüşme durumun oldu mu? Serie A’da oynayan Türk futbolcuları açısından özel bir gelişme yok. Kendileriyle doğrudan bağlantım olmadı. Ancak kulüplerinin, bu hareketsiz kaldıkları dönemde kendileri için belirlediği kişiselleştirmiş programları evlerinden takip ediyorlar. Bu hem atletik hem de beslenme programını içeriyor. Malumunuz, Cengiz’in oynadığı Roma, antrenmanlarını yeni bir tarihe kadar durdurdu. Sakat olanlar video konferans yöntemiyle fizyoterapilerini uyguluyor. Ne zaman sahaya inileceğinin bilinmezliğinden dolayı, teknik direktör, fizik kondisyonu konusunda dikkatli olmaya çağırıyor oyuncularını.

Juventus ise futbolcuların kas esnekliğini korumaya odaklandı, sahaya tekrar döndüklerinde hareketsizlik ya da kötü beslenmeden dolayı kas sakatlanması yaşamasın diye. Milan’da ise, teknik direktör Stefano Pioli, teknik ekiple birlikte futbolcuların kişisel programlarını titizlikle hazırlıyor. Amaç, artık çoğu yeni nesil evlerde yaşayan ve bahçeleri olmayan futbolcuların evde fiziklerini korumasını sağlamak.

Liglerin ne zaman başlayacağı öngörülüyor, herhangi bir tarih konuşuluyor mu? Şu an için kesin bir tarih yok. Tabii ki bu salgının gidişatına bağlı olacak. En olumlu düşünenler, nisan sonu ya da mayıs başı öngörüyordu, ancak bana çok optimist geliyor. Ancak mesela, rugby gibi sporlarda ligi tamamen durduruldu. Ülkede sıkı tedbirler 3 Nisan’a kadar planlanmıştı. Ancak bunun uzayacağı artık kesin. Bu nedenle Spor Bakanı Spadafora, kademeli olarak normale dönüşte de karşılaşmaların hemen seyircili oynanmaya başlamasının mümkün olmadığını söyledi. Spor Bakanı, virüsün merkez üssü olan kuzeydeki Lombardiya’da yayılmasının nedenlerinden biri olarak görülen Atalanta-Valencia karşılaşmasını da hatırlatarak, bu nedenle özellikle futbol karşılaşmaları konusunda daha dikkatli olacaklarını söyledi.Bakan ayrıca, bu krizin sonunda her şeye yeniden başlandığında, sosyal ve ekonomik rolü önemli olan sporun önemli bir motor olacağını da ekledi.