Rusya, politik çıkarları doğrultusunda, Türkiye için Soğuk Savaş dönemindeki propaganda sistemini, "Pravda haberlerini" devreye soktu. Sovyetler Birliği'nin kurulmasından itibaren gazeteler, "toplum için propaganda, ajitasyon ve organizatör" olarak tanımlandı.
Türkiye hava sahasını ihlal ettiği için Rus savaş uçağının düşürülmesinden sonra devreye giren Rus basını, toplumsal bilinci kontrol altında tutabilmek ve dış kamuoyunda kafaları karıştırmak için harekete geçti. Moskova yönetiminin adeta masa başında yazdığı senaryoyu, televizyonlar ve gazeteler yaymaya başladı. Rus basını, uçak krizinde, önce düşürülen Su-24'ün sınır ihlali yapmadığı propagandasına girişti. Ancak tersi yönde raporlar gelince, artık bu iddiayı gündeme getirmemeye başladı. İşte uçak düşürme krizinin ardından Rusya'nın yalanları...
Bu gelenek üzerine oturan Sovyet medyası, politika, ekonomik, kültürel ve ideolojik alanların tamamında Soğuk Savaş döneminin propagandasını gerçekleştiren en etkili silah olarak kullanıldı. Ruslar, Birlik döneminde halkı yönlendirmeyi, gerçekleri yönetimin çıkarlarına uygun yansıtmayı, en önemlisi de komünizmin yaşamasını Komünist Parti Merkez Komitesi'nin resmî yayın organı olan Pravda gazetesiyle yaptı.
Bu gazetenin yazdıkları, gelişen toplum düzeninde "Pravda yalanları" olarak nitelendirildi. Pravda, Rusça'da "gerçek" anlamına gelmesine rağmen, Sovyetler'in devamı olan Rusya Federasyonu da "Pravda geleneğini" bugün sürdürmeye devam ediyor.
Rus resmî haber kanalı Rossiya 24 ve lifenews.ru, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan, DAEŞ mensuplarıyla" başlığıyla haber yaptı ve Bilal Erdoğan'ın iki sakallı kişiyle çektirdiği fotoğrafı yayınladı. Ancak sakallı kişilerin, İstanbul'da bir lokantanın sahipleri Kamber kardeşler olduğu anlaşıldı. Kamber kardeşler, Putin'i ciğer yemeğe davet etti.
Rus Sputnik Haber Ajansı, Fransa'nın NATO Daimi Temsilcisi Büyükelçi Jean Baptiste Mattei'nin, "Türkiye'nin DAEŞ'le mücadeleye karşı yürütülen operasyonları baltaladığını" söylediğini yazdı. Haberi şaşkınlıkla okuduğunu belirten Mattei "Sputnik'in bana atfettiği sözler tamamen uydurma" açıklamasını yaptı.
Putin, düşürülen Su-24 uçağının üzerinde Rusya'ya ait simgelerin olduğunu, uçağın aidiyetinin bilinmemesinin mümkün olmadığını öne sürdü. Suriye'de masum insanların üzerine bomba bırakan savaş uçaklarının sembollerinin boyandığı ya da bilerek silindiğine ilişkin görüntüler ortaya çıktı.
Rus basını, Suriye'deki operasyonun DAEŞ'e yönelik olduğu yönünde sürekli yayınlar yaptı. Bağımsız kaynaklarca gelen veriler, operasyonların yüzde 80'inin DAEŞ'in bulunduğu yerlerle ilgisi olmadığını gösterdi. Başta ABD ve AB ülkeleri, Rusya'yı hava saldırılarını muhalifler yerine terör örgütü DAEŞ üzerine yoğunlaştırması konusunda defalarca uyardı.
Rusya, DAEŞ'in Türkiye üzerinden petrol satışı yaptığını ileri sürdü, çizdikleri haritalarda da sevkıyatların güzergâhları ve tırlar gösterildi. Haritaya göre, petrol taşıyan araçlar Kamışlı ve Kuzey Halep'ten Türkiye'ye ulaşıyor. Alman Der Spiegel dergisi de tek tek uydu görüntülerini inceledi. Dergi, DAEŞ'in denilen bölgelerin Esad rejimi ve YPG militanlarının kontrolünde bulunduğunu yazdı.
Rusya'ya göre petrol güzergâhı üzerinde bulunan Deyr ez Zor DAEŞ'in, Kamışlı ise Esad rejimi ile terör örgütü PKK'nın Suriye'deki kolu YPG militanlarının kontrolünde. Kuzey Irak'taki Kürt Bölgesel Yönetimi de önceki gün Rusya'nın uydu görüntülerinde yer alan konvoyun kendilerine ait olduğunu açıklamış ve "Kuzey Irak'tan Ceyhan Limanı'na petrol taşıyan tankerler" demişti.